11 Aralık 2022 Pazar

Yerim Dar!

Şikayet, hayat kurtarır! 

İnsanlar, hayatlarının hangi aşamasında olursa olsun bahanelere sığınır. Sebebi, yetersizliklerini kabullenememek, görmek istememek ve eleştiriye maruz kalmaktan korkmaktır. Ne mutlu ki yaşam bu bahaneleri onlara doyasıya verir. Kimse her şeye sahip değildir! İnsanlar için büyük lütuf!

İnsan doğduğu andan itibaren yaptığı minicik, önemsiz, çaba istemez gibi görünen nice şeylerle başlar oyuna. O küçücük şeyler başlangıçta mucize gibi gelir. Bir çocuğun ilk gülücüğü, ağzından çıkan ilk kelime, ilk etrafında dönüşü, ilk emekleme, ilk yürüyüş, ilk cümle, ilk çizim, ilk şarkı söyleme, ilk sınav...sınırsız ilkler muhteşemdir. Göz kamaştırır, büyüler insanı. Derken bu büyü, insanın çıkması gereken basamağa basmamasıyla bozulur. Aynı yerde dönüp durması, aynı ritim, aynı tempo her ne kadar ilk seferinde büyülemiş olsa da artık onun yerilmesine dönüşür. Artık küçümsenme zamanıdır. Gel gör ki aynı basamakta ne kadar çok insan varsa kendisinin doğru yerde olduğuna inanır. Üst basamaktaki yanlış yerdedir, gereksizdir. Alttaki ise kendisinin doğruluğunu ispat için vardır.

Arada kalan nice insanın ekmek kapısıdır şikayet. İstediği imkana sahip olamayacağını bilmek içten içe huzur verir. Sırtından bir yükü almış olur. Şikayet; aslında her şeyi yapabilecek güçte olup, o imkanın verilmemesiyle engellendiğinin, suçsuzluğunun ve büyüklüğünün katilidir. Şikayet mevzusu, kişinin mükemmel haline dönüşünün önündeki sınırdır. 

Şikayetin ortadan kaldırılması, büyük zulümdür hazırlıksız insana. Böylece beklentiler başlar ve insanın bu beklentilere kendinden başka verecek bir şeyi kalmaz. Şikayet kalkanını kaybeden kişi her türlü yaralanmaya maruz kalır. Gün kendini gösterme, ayakta durabilme, ileriye gidebilme, hayatta kalabilme ve başka bir şikayet kalkanını bulabilecek hale gelme günüdür...

Hiç yorum yok: